Kasım ayına girmiş bulunmaktayız. 16 Kasım 2021 günü dünya sürgününü tamamlayan diriliş düşüncesinin mimarı şair ve mütefekkir Üstat Sezai Karakoç’u Rahmetle anarken daha önceleri okuduğum kitaplarından birine tekraren bakmak istedim. Çünkü bıraktığı eserleri onun sadaka-i cariyesi idi ve amel defteri bunlar sayesinde açıktı. Tekraren faydalanmak istedim ve kütüphanemde onun eserlerinin olduğu bölüme elimi attım. Düşünceler I -Kavramlar kitabı elime geldi ve açtığım ilk sayfada dikkatimi celbeden paragrafı sizlerle paylaşmak istiyorum.
‘’Efsanelerde bir kişi ya da az bir güç, olağan üstü ya da mistik bir kaynaktan güç alarak, aklı aşan işler başarır. Günümüz bilim ve teknolojisi de, uğursuz bir çağrışımla bir takım insanlara bu şeytani ilham ve cesareti bağışlamış görünüyor.’’
Günümüze baktığımızda üstadın ne kadar doğru bir tespit yaptığını görebiliyoruz. Teknolojiyi elinde tutmaya çalışan çevreler, bu sayede kendilerine firavun rolü biçmiş haşa yüce yaratıcının işine karışır gibi tavır sergilemekte ve insanlığı ifsad etme çabası içerisindedirler.
yüce Rabbimiz insanlığı bu asrın firavunlarının hile ve tuzaklarından korusun. Biz konuşmayalım, bu gün ustad konuşsun. Yazdığı eserlerle yaptığı çalışmalar ile istikbalimize ışık tutan üstadı Rahmetle anarken asrımızın firavunlarına yine kendi dizeleri ile seslenmek gerek.
Ülkendeki kuşlardan ne haber vardır
Mezarlardan bile yükselen bir bahar vardır
Aşk celladından ne çıkar,madem ki yar vardır
Yoktan da vardan da ötede bir var vardır
Hep süç bende değil,beni yakıp yıkan bir nazar vardır
O şarkıya özenip söylenecek misralar vardır
Sakın kaderdeme, kaderin üstünde bir kader vardır
Ne yapsalar boş göklerden gelen bir karar vardır
Gün batsa ne olur, geceyi onaran bir mimar vardır
Yanmışsam külümden yapılan bir hisar vardır
Yenilgi yenilgi büyüyen bir zafer vardır
Ruhu şad Makamı Ali olsun.
